Güney Kore’deki Keimyung Üniversitesi‘nden bir psikolog 12 bin 791 kişinin verilerini inceledi.
Bu çerçevede; genel mutsuzluk, depresif belirtiler, psikolojik sıkıntı, iş memnuniyetsizliği, mali memnuniyetsizlik, hayat sıkıcılığı, sağlık durumu ve evlilik hayatı gibi sekiz bileşene dayalı olarak katılımcıların refah seviyeleri ölçüldü.
Araştırmacı daha sonra, kendilerine atfedilen “burcun” refah seviyeleri üzerinde herhangi bir etkisi olup olmadığını görmek için katılımcıların doğum tarihlerine baktı.
Araştırmanın sonucunda, kişilerin burcu ile refah seviyesi arasında hiçbir bağlantı tespit edilemedi.
ASTROLOJİYE İLGİ BÜYÜK
Öte yandan Pew Araştırma Merkezi tarafından 2018 yılında yapılan bir ankete göre, Amerikalıların yaklaşık yüzde 29’u astrolojiye inanıyor. Hatta özellikle gençler arasında bu inancın arttığına dair kanıtlar da var.
Burçların kişinin kişiliği, yaşam sonuçları ve refahı üzerinde bir etkisi olduğu; insanların sahip olduğu astrolojik inançlar arasında sayılabilir.
Popüler bilim portalı IFL Science‘ta yer alan habere göre, bilim bu iddiaları sayısız kez test etmiş ve gök cisimlerinin insanların yaşamlarını herhangi mistik bir anlamda etkilediği teorisini doğrulayacak en ufak bir kanıt bulamamıştır.
Bu son çalışma ise insanlara, astrolojinin gerçekliğe çok az dayanan bir yaklaşım olduğunu gösterme ihtiyacını vurgulamaktadır.
ARAŞTIRMADAN ÇIKAN SONUÇLAR
Araştırmanın baş yazarı basına demecinde, konuyla ilgili şu bilgileri paylaştı:
“Kişinin burcu ve refah seviyesi arasındaki bağlantı neredeyse sıfırdı; bu da bir kişinin burcunu bilmenin refah seviyesini tahmin etmek için anlamlı bir bilgi sağlamayacağını gösteriyor.”
“Sonuçlarımız, ‘kişilik özellikleri veya evlilik sonuçlarıyla ilgili astrolojik iddiaları destekleyen kanıtlar bulamayan’ geçmiş ampirik araştırmalarla uyumludur.”
“Ayrıca sonuçlar, burçların bireyin eğilimlerini, kaderini, mutlu ya da başarılı hissetmeye yatkınlığını şekillendirdiği yönündeki astrolojik iddialarla da çelişmekte…”
“Öte yandan bu bulgular, güçlü halk eğitimi girişimleri yoluyla astrolojik inançları destekleyen bilimsel kanıtların eksikliği konusunda halkın farkındalığını artırmaya yönelik acil ihtiyacın altını çizmektedir.”
